This is an old revision of the document!
Dünya Ekonomik Forumu'nun eğitim, ekonomiye katılım, siyasi temsil ve sağlık verileri ile oluşturduğu 2020 yılı Cinsiyet Ayrımı Endeksi'ne göre Türkiye 153 ülke arasında 130. sırada. Bir diğer deyişle Türkiye, aralarında İran, Pakistan, Suudi Arabistan gibi şeriatla yönetilen ülkelerin ve Mali, Togo ve Gambia gibi gelişmemiş Afrika ülkelerinin bulunduğu 23 ülkeden sonra cinsiyet ayrımının en yüksek olduğu ülke.TüİK verilerine göre Türkiye'de kadınların %57'si mutlu. Erkeklerin ise mutluluk oranı %47,6 seviyesinde.Türkiye'de kadınların işgücüne katılım oranı, kadınların çalışma hayatındaki yerini ifade ediyor, bu oran Türkiye'de % 36.2; OECD ortalaması ise % 63.6. Türkiye sadece üyesi olduğu OECD ülkeleri arasında değil, bütün dünyada kadınların iş gücüne katılım oranının en düşük olduğu birkaç ülkeden biri. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın 2016 tarihli İnsani Gelişme Raporu'na göre, kadınların işgücüne katılma oranı dünya ortalaması % 49.6 ve Türkiye'dekinin epeyce üzerinde.Türkiye'de kadın işsizliğinin (% 14) OECD ortalamasının (% 9.8) üzerinde olduğunu gösteriyor. Yani Türkiye'deki kadınlar için ciddi bir koruma tehlikesi söz konusu.Kadınların çalışma hayatındaki eşitsiz konumları, eskort bayan diyarbakır ekonomik gelir eşitsizliğine de yansıyor. Kadınların gayri safi brüt milli gelir payları bütün ülkelerde erkeklerinkinden daha düşük. Ama Türkiye'deki toplumsal cinsiyet gelir eşitsizliği OECD ve dünya ortalamalarında görülen eşitsizlikten daha fazla. Türkiye'de kadınlar için kişi başına düşen brüt milli gelir erkekler için olanın % 39.3'ü; OECD ortalaması % 59.6, dünya ortalaması ise % 55.5.
“Sanığın gözlerinde bulunan morluklara ilişkin ilk olarak mısır tarlasında meydana geldiği yönündeki beyanları sonrasında kendisine sinirle vurmuş olabileceğini söyleyerek açıkça çelişkiye düşmüştür. Sırtında bulunan tırnak izine benzer izlere ilişkin ilk beyanlarında bir açıklamada bulunamaz iken adli tıpta sorulan öykü noktasında duvara vurduğu, sonrasında alınan beyanlarında arama çalışmalarında bazı yerlere girerken sırtının çizilmiş olabileceği yönündeki çelişkili beyanları, ceza infaz kurumunda bulunmakta iken görüş esnasında sürekli adli tıp raporlarının çıkıp çıkmadığını sorması nedeniyle üstü örtülü bir şekilde Narin'in cesedi üzerinde kendisine ait herhangi bir DNA çıkıp çıkmayacağı hususunda tedirgin olduğu, Narin Güran'ın diş fırçasını kullanması gibi bir durumdan bahsetmesi ve kardeşi Eren'i kimseye bir şey anlatmaması şeklinde tembih etmesi, yine aynı şekilde ağabeyi Baran Güran ile cezaevinden yapmış olduğu telefon görüşmesinde kendisine ısrarla görüş için avukat gönderilmesini istediği, olası herhangi bir gecikmede aileye dosyaya ilişkin konuşacağı şeklinde tehditvari cümleler kurduğu tespit edilmiştir. Tanık Hediye Güran'ın aşamalardaki beyanlarında zamana ilişkin tutarlı ifadelerin bulunmadığı, olayın cereyan ettiği saatlere ilişkin Enes Güran'ı korumak maksadıyla Enes'in uyuduğuna yönelik çelişkili beyanlarda bulunduğu, aile bireylerinin ve Enes'in arkadaşları olan tanıkların çelişkili beyanları dikkate alındığında sanığın olayın en başından itibaren ısrarla çelişkili beyanlar ile tutum ve davranışlarda bulunduğu, eyleme iştirak etmiş olmanın korkusuyla bu şekilde davrandığının açıkça mahkeme huzurunda da görüldüğü, dolayısıyla diğer sanıklarla birlikte Narin'in öldürülmesine ilişkin iştirak iradesi içerisinde olduğu anlaşılmıştır.”
Günümüz koşullarına kadınların işgücüne katılımı gün geçtikçe artmasına rağmen, yoksul kadınların sayısının artmış olmasının “yoksulluğun kadınlaşması” kavramını ortaya çıkartmaktadır. Kadının işgücüne katılımının düşük olması, ücretsiz ev içi üretiminde kadınların daha çok çalışması ve kadınların ekonomik özgürlüklerinin eşlerinin elinde olması kadın yoksulluğunu artırmaktadır (Demirgöz Bal, 2014). İktisadi kalkınma ve büyüme planı olan tüm toplumların kadınların işgücüne katılımını sağlaması, bunun içinde TCE'nin ortadan kaldırması gerekmektedir. Eşitsizliğin ortadan kaldırılması toplumun demokratikleşme ve büyümesi için zorunluluk halini almıştır (Şahin ve Bayhan, 2019). Kadının eğitime erişimine fırsat eşitliğinin sağlanmasının yanı sıra, kadının eğitimde yer alması ile eşitsizliğin gelecek nesillere aktarılmaması için gerekli eğitimin tüm bireylere verilmesi gerekmektedir. Eğitim hizmeti kalkınma ölçütleri arasında en az maliyetli olanıdır çünkü arakasında politik bir irade vardır. Eğitim hizmeti için sunulan maliyetin dışında teşvik programlarıyla kadının eğitime katılması sağlanabilir ve ek maliyet gerektirmez. Erkeklerin kadınlara göre TCE konusunda daha olumsuz olmaları, verilecek TCE eğitimlerinin hem kadın için hem de erkek için önemini göstermektedir (Sönmez, 2021).[37]
If you're ready to find more on diyarbakır’Da escort bayan stop by our own web-site.